Adolf Hitler ve gizli dernekler: Ahnenerbe, Vrill, Thule. 

Adolf Hitler ve gizli dernekler: Ahnenerbe, Vrill, Thule.

Adolf Hitler aslında  ne yapmaya çalışıyordu?

Naziler dünyayı cehenneme çevirirken bunları yapanların insan olmayacaklarını düşünürüz. Bir insan nasıl olurda bunca kötülüğü tereddüt etmeden yapabilir. Savaşta elbette adalet ve vicdan aramak olamaz ama Nazilerin tutumları başka bir tür canilikti ve kimseye acımamaları garip ve tehlikeli inançlar silsilesinden alıyordu gücünü. Ya da o bilgileri kötü ve karanlık amaçlar için kullanmayı tercih etmelerinden kaynaklanıyordu zalimlikleri.

Onlar üstün insana inanıyordu ve bu üstün insanın da bozulmamış Almanlar olduğuna inanıyorlardı. Hatta üstün insan kavramını Nietzsche’yle bağdaştırma cüretini gösterdiler. Nietzsche, üstün insan derken asla bunları kast etmemişti ya o da ayrı bir yazı konusu.

Bu yazımızda anlatacak o kadar ilginç ve aynı zamanda gerçek şeyler var ki, nereden başlayacağımızı bilemiyoruz.

Adolf Hitler medyum muydu?

Braunan am inn. Naziler’in komutanı Adolf Hitler’in doğduğu kasaba. Bu kasaba medyumları ve tekinsizliğiyle bilinen bir yer. Aslında Adolf Hitler daha çok genç yaştayken, medyumluk vasıflarına sahip biri olarak büyümüş burada. Kasaba, gizli öğretiler ve büyücülüğün merkezi.

Adolf Hitler, son anda kurtulduğu suikastlarla da, önsezilerinin güçlü olduğunu ispat etmiştir. Kendisine düzenlenen 7 suikastın her birinden kurtulmayı başarmıştır.

Birinci dünya savaşında 40 aydan fazla muharebe alanında kalmış ve en korkunç çarpışmalardan sağ çıkmıştı.  Savaş alanında bir siperde yemek yerken, içine doğmuş gibi oradan kalkıp başka bir yere geçmiştir. Bir süre sonra az evvel oturduğu sipere bomba düşmüştür.

Kısacası Hitler karanlık güçlerle irtibat kurmayı genç yaşlarında öğrenmişti ve güçlerden aldığı bilgi ve yardımla korku imparatorluğunun temellerini atacak ve insanların hayatını cehenneme çevirecekti.

Akıl sağlığının pek yerinde olmadığı aşikâr, bunu sadece yaptığı zalimlikler için demiyoruz, karanlık güçlerle uğraşmanın bir bedeli olduğunu düşünüyoruz.

Adolf Hitlerin karanlık güçlerle olan iletişimi, yaptıkları ve işkence, toplu katliamların ardında yatan sırlarla ilgili aşağıdaki linke tıklarsanız detaylı ve enteresan bilgilere ulaşabilirsiniz.

https://angelsdia.com/iskenceler-toplu-katliamlarin-arkasindaki-sir/

Biz konumuzu çok dağıtmadan ilerlemeye devam edelim zira bu yazı konumuz oldukça geniş bir alan kaplayacak görünüyor.

Hitler dönemi gizli örgütler.

Dünyaya hâkim olmak ve tek bir elden yönetmek için güçlü silahlar ve teknolojiler gerektiğini bilen Hitler, elde etmek istediği şeylere ulaşmak için her şeyi yapan biriydi. Onun fikirlerini kabul etmek ve doğru bulmak insanlığa karşı işlenecek bir suçtur ama öte yandan kadim bilgilerin insanlık mirası olduğunu ve bunların kullanılması gerektiğini de biliyordu. Tek fark, bilginin nasıl kullanılacağıdır. İyi ve insanlığın hizmetine mi sunulacak yoksa karanlığa mı hizmet edecek?

Onun seçtiği yol, hepimizin malumu. Ancak kadim bilgilerin gerçeklikle bağlantısının olduğu da bir gerçek.

Hitler kadim bilgileri kötü emellerine alet etmek için gizli ve karanlık tarikatlar kurmaktan kaçınmadı. En çok bilinenleri:  Vril, Thule, kara tarikat, gizli yediler Ahnenerbe ve benzerleridir.

Vril örgütü.

Adolf Hitler  savaşı kazanmak için her tür yönteme başvurmaktan çekinmedi. Zaten geçmişinde karanlık güçlerle olan yakın teması sayesinde mistik bir takım güç ve öğretilere aşinaydı.

Vril aslında iki anlama gelir. Biri: Bir enerji formatı olmasıdır. Elektriğe benzeyen bu vril enerjisi ısıtılabilir ve soğutulabilir. Elektriğe benzese de aslında elektrik değildir ve doğada bulunur. Birçok hale geçirilebilen bu enerjiyle makinalar daha yüksek ve yıkıcı kabiliyetlere sahip olabilirdi. Kadim bir enerjiydi.

Öte yandan Vril,   Atlantis gibi bir medeniyette yaşayan topluluğun adıydı. Bu topluluk bu enerjiyi kullanmakta mahirdi ve Hitler ne olursa olsun ona sahip olmalıydı.

Berlin’de kurulan Vril örgütünün amacı:

Kimsenin sahip olmadığı üstün özellikli silahları ve makinaları yaratarak insanları yönetmek, bu sebeple kadim bilgilerden sonuna kadar faydalanmaktı.

Karanlık işlere alet edilse de aslında Vril örgütünün yaptığı belki de tek iyi şey: Bugün kullandığımız teknolojilere giden yolu açmış olmasıdır diyebiliriz. Zaten Hitler döneminde sanayi ve teknolojinin gelişmesi Vril örgütü sayesindedir. Hitler, yazımızın başında da belirttiğimiz gibi savaşı ona kazandıracak her türlü yönteme açıktı ve desteklemekten çekinmezdi.

Zaten o dönemin Nazi Almanya’sının geliştirdiği silahlar, motorlar ve uçaklar, insanlığın kat edeceği mesafeleri ikişer, üçer atlayarak üstün seviyelere ulaşmıştır. Bunun Vril örgütünün, dünya dışı varlıklardan yardım almasıyla olduğu düşünülmektedir. Nasıl yani diyebilirsiniz ama o dönemde geliştirilen jet motorlar, insansız uçaklar hatta UFO’lar (Vril-Odin UFO’su) sanırız ne demek istediğimizi açıklayacaktır.

V2 teknolojisi kullanılarak yapılan ve uzayla irtibat kurması için uzaya gönderilen füzeleri de unutmamak gerekir. Bunlar o dönemin insanlarının hayal dahi edemediği şeylerdi ama Naziler bunları Vril örgütü ve benzerlerinin çalışmalarıyla gerçekleştirebilmiştir. V2 füzeleri bugün kullanılan roketlerin atasıdır!

Maria Orsitsch ve Vril Rahibeleri:

Nazi SS subaylarının komutanı Henrich Himler ormanda bir şatoda tuhaf toplantılar düzenliyordu. Bu toplantılara liderlik eden Maria Orsitsh adlı uzun saçlı bir kadındı. Ona refakat eden başka kadınlarda vardı ve hepsinin saçları çok uzundu ve asla saçlarını kesmezlerdi. Bunun nedeninin bir kadının güzelliğini saçlarıyla göstermek istemesi olarak yorumlayabilirsiniz ama durum bundan farklıdır.

Saçlar kadim kültürlerde insanlara yol gösteren ve psişik güçlerini tam olarak kullanmasını sağlayan araçlar olarak görülür.(Bakınız. Kızılderililer, Antik medeniyetler)Vril rahibeleri de saçları vasıtasıyla (onları bir anten olarak düşünürlerdi) uzaydaki atalarından sinyaller aldıklarını ve bu şekilde medyumluk yaparak onların bildirimlerini iletebildiklerini iddia ediyorlardı. Öte yandan Vril denen enerjiyi de çekebilecek ve kullanabileceklerdi.

Vril örgütün baş medyumu Maria sadece SS subaylarının komutanını değil, Hitler ve üst düzey rütbeli komutanları da etkisi altına almıştı.  Ormandaki şatoda düzenlenen celseler ve ritüellerde aldığını iddia ettiği mesajları bildiriyordu.

  Vril  örgütü  baş medyumu Maria nasıl mesajlar alıyordu ve bu mesajlar kimden  geliyordu?

Vriller tarafından saf ırk olarak kabul edilen, kökeni dünya dışı olan başka bir  gezegen  (K5 tip sınıfı bir yıldız) Aldebaran dan   mesajları bu üst rütbeli komutanlara  iletiyordu Maria.

(Aldebaran: Kızıl devasa yıldız. Dünyadan 65 ışık yılı uzaklığında, Takımyıldız içerisinde en parlak yıldız. Öyle ki, gece vakti gökyüzünde en çok parlayan o dur. Her yıl Aldebaran ve  Güneş kavuşumu  her 1 Haziran ve civarında gerçekleşir.)

Aslında vril enerjisi dünyada çok eski zamanlardan beri kullanılmaktaydı yani yeni bir şey değildi. Mısır piramitleri, İskenderiye fenerinin kablosuz bir enerjiyle çalışması gibi. Bu enerji antik kültürler tarafından çok eskilerden beri kullanılıyordu ve onlara bu enerjiyi kullanmasını dünya dışı varlıklar öğretmişti. Antik zamanlarda onlara tanrılar ve tanrıçalar deniyordu. Sümerliler, çivi yazı tabletleri, Sanskritçe yazılar bu iddiaları doğrular nitelikte şeylerden bahsediyordu. Birçok eski medeniyet bu gücü doğru kullanamadıklarından medeniyetleri büyük bir patlamayla yok olmuştu (Atlantis, Gomora Sodoam vb)

Dikkat edilirse Hint tanrı ve tanrıçalarının insana benzerliği olsa da tam olarak insana benzemezler, çok yüzlü veya çok kollu ya da ciltleri mavi renkli olarak tasvir edilir!

İşte Vril örgütü medyumları aryan bir ırk olarak tanımladıkları bu varlıklardan mesajlar alıyordu. Bu aryan ırk, Nazilere dünyaya hâkim olmaları için bildikleri her şeyi öğretiyorlardı.  Nazilerin bunca inanılmaz savaş teknolojisini bu kadar hızlı bir şekilde yaratması da bu görüşü destekler gibi görünüyor.

Naziler, Antik medeniyetlerin kaybettiği gücün peşindeydi ve bu işin peşini bırakacağa da benzemiyorlardı.

Savaşı kazanmak için telepatik olarak Aldebaran daki varlıklarla iletişim kurduğunu iddia eden Vril rahibeleri, onlardan aldıkları komutları hükümete bildiriyordu. Bu bildirimler sayesinde Naziler dehşet savaş silahlarını inanılmaz derecede geliştirdiler. Yukarıdaki satırlarda bunların ne olduğundan bahsetmiştik. Ama bir kez daha hatırlatmak için birinden bahsedelim. Vril-Odin UFO’su.

Atom bombası yapımına da çok yaklaşan Naziler, büyük ihtimalle Alman bilim adamlarının bomba elde edilirse insanlığın yok olabileceğini düşündüklerinden sabote edilmiş olmalı. Elbette savaşa olan inancın ve maddi kaynakların azalması da etkili olmuş olabilir.

Yazımızın ikinci bölümü Thule örgütü zaman gezginleri için aşağıdaki linki tıklayınız.

https://angelsdia.com/naziler-gizli-orgutleri-thule-zaman-gezginligi/

Mitoloji, tarih , gerilim ve polisiye sevenler:

Naziler’in 8.tableti arayışı neden bu kadar önemliydi? Meleklerin yazdığı  ve çeşitli büyülerin olduğu söylenen bu tabletleri ilk ne zaman ele geçirmişlerdi?

Polisiye, gerilim, mitoloji seviyorsanız. Melekler, büyüler, kadim tarikatlar ve benzeri konular ilginizi çekiyorsa, başı sonu belli hikayelerden sıkıldıysanız. Kafası çok değişik bir roman sizleri bekliyor;

Youtube kanalımda ilginizi çekebilecek videolar bulabilirsiniz. Aşağıdaki videoya tıklayarak kanalımdaki içeriklere ulaşabilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=NvjwTZZC4vw&t=178s