Zihin kontrolü / Korkunç deneyler

Zihin kontrolü Deneyleri hakkında .

Zihin kontrolü

   Zihin kontrolü, korkunç deneyler

İnsanların üzerinde yapılan dehşet verici ve maalesef gerçek olan deneylerden bahsedeceğim bu yazımda. Bu korkunç deneyler, insanların beyninde dolayısıyla davranış ve duygularında hasar veren operasyonlarla yapılmış ve belki de halen yapılmaya devam edilmekte olan operasyonlardır. Oldukça gizli olarak sürdürülen deyim yerindeyse derin devletlerin işin içinde olduğu bu işlemlerle, insanların zihninin kontrol edilmesi amaçlanmıştır. Bu operasyonlar beyin yıkamak diye tabir edilen, bir dizi sistematik işlemlerle yapılmaktadır.

Zihin kontrolü

 KORKUNÇ DENEYLERİN KURBANLARI KİMLERDİR?

Böylesi deneyler için en çok tercih edilen kurbanların başında, kadınlar gelmektedir. Kadınları, evsizler, madde bağımlıları takip etmekte olup esasen zayıf fiziksel kuvvetleri yahut uyuşturucu ve alkol kullanımı sebebiyle zayıf muhakeme yetenekleri olan herkes kurbanlar zincirine katılmaktadır.

 KORKUNÇ DENEYLER İLK NEREDE VE KİMLER TARAFINDAN GERÇEKLEŞTİRİLDİ?

İddialara ve ileriye sürülen görüşlere göre:  bu korkunç deneyler, ilk önce, diktatörlükle  yönetilen ülkelerde bilhassa savaş dönemlerinde esir alınan askerler üzerinde tatbik edilmiştir. Bu şekilde zihinleri kontrol altına alınan düşman askerleri bir şekilde birere propaganda aracı olarak kullanılmıştır. İlerleyen zamanla, fanatik dini hareketlerde de uygulama alanı bulduğu tespit edilmiştir.

Başta Amerika hemen ardından Rusya, 1951 yılından itibaren Zihin deneyleri uygulayan ülkeler olmuşlardır. Bu hala bir iddia olsa da,  o yıllardan bu zamana kadar elde edilen veriler son derece ciddi sonuçlarıyla bu korkunç deneyleri yapan ülkelerin başında, Amerika ve Rusya olduğunu göstermektedir. bu deneyler kullanılarak, insanlar, bu ülkelerin isteklerine hizmet eden adeta birer robot hatta birer zombiye dönüştürülmüştür. Genellikle gizli istihbarat örgütleri tarafından gerçekleştirilen zihin kontrol işlemleri, beyni yıkanan insanlar, başka insanlara hatta ülkeler döndürülmüş çok tehlikeli birer silahtır artık.

 FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER.

Muazzam gizli ödenekler, hesabı sorulmayan bütçeler Zihin -kontrolü deneylerinin sınır tanımaz bir şekilde yapılmasına zemin hazırlayan en önemli faktörlerin başında gelmektedir. İstihbarat birimleri bu sayede faili meçhul birçok olaya imza atmışlardır. Bunlardan en çok ses getireni şüphesiz Kennedy suikastıdır.

Zihin kontrolü

John Kennedy suikastten hemen önce

    Amerika Birleşik devletleri başkanı John Kennedy derin devlet olarak adlandırılan yer altı örgütü için bir tehditti. John Kennedy, savaş karşıtıydı ve birçok soruna barışçıl yöntemlerle çözüm getirmek istiyordu.

John Kennedy bu yönü ve barışçı bir siyaset adamı olmanın bedelini, 1963’te, kendisine karşı düzenlenen bir suikastla ödediğinde yanında eşi de bulunmaktaydı. Şans eseri suikastken kurtulan eşi bu travmayı hayatı boyunca atlatamadı. Suikast, L. H. Oswald adlı bir kişinin üstüne kaldı. Oswald’ın, daha sonra yapılan araştırmalarda, zihin kontrolüne maruz kaldığı ortaya çıkarıldı. Elbette CIA bu iddiaları yalanlayarak üstüne örtmeye kalkıştı ve süreç halen bir yalanlamadan öteye gitmemekle devam ettirilmektedir. Elbette yapılan araştırmalar sebebiyle ortadan kaldırılan araştırmacılarda olayın başkaca araştırma konusudur. Suikast halen çözülememiştir. Deliller tek tek ortadan kaldırılmış ya da kaldırılmaya devam etmektedir.

 

BU DENEYLER VE ŞİDDETİN  KÖKENLERİ:

Zihin kontrolü

Mısır ölüler kitabına bakıldığında, Zihin kontrolü- olarak adlandırılan sistemin çok eski tarihlere kadar uzandığı görülmektedir. Mısır Ölüler kitabında geçen bir bölüm, insanın bazı ayinlerle nasıl, her emre itaat eden bir köleye dönüştürüldüğünü anlatmaktadır. Burada zihin işkenceleri, şifreli bir dille anlatılır. Yaşadığımız günümüz dünyası, bu kitaptan yaptığı alıntıları günümüz teknolojisiyle daha etkili bir biçimde geliştirmiş bulunmaktadır.

naz2 - Zihin kontrolü  / Korkunç deneyler

 Melanetlik olur da Naziler bundan faydalanmaz mı?

Joseph Mengele ile ilgili görsel sonucu

Joseph Mengele nam-ı diğer:Ölüm Meleği

Joseph Mengele adını duymayanımız yoktur. Biyolog ve fizikçi olan J. Mengele, Nazilerce yönetilen Yahudi çalışma kamplarında hastalıklı korkunç deneyler yapmış ve masum insanları bu amaç doğrultusunda denek olarak kullanmıştır. Yaptığı deneyler tüyler ürpertici, kan dondurucudur.  korkunç deneyler birer belge haline getirilmiş olsa da başta Ruslar olmak üzere Amerikalı yetkililerce ele geçirilmiş ve ortadan kaldırılmıştır!

naz - Zihin kontrolü  / Korkunç deneyler

Zihin kontrolü

Bu Zihin kontrolünü amaçlayan korkunç deneyler, öylesine etkili sonuçlardan bahsetmekteydi ki;  Bu konuyla ilgili olan bazı Nazi subayları, CIA gibi gizli istihbarat birimlerine yardım etmeleri karşılığında, soykırım suçlarından azat edildiler! Zihin kontrolü Projesi, konuya vakıf olan Nazi subayları tarafından geliştirilecek, karşılığında tüm suçları silinecekti. Nazi subayları Zihin kontrolü- projelerinde çığır açtılar!

Warner Von Braun buna en çarpıcı örneklerden sadece biridir.  İngiltere’yi bombalayan bu Nazi subayı, suçunun sadece füze tasarlamak olduğunu beyan edecek ardından esir alındığı  ülkeye hizmet edecekti. Bu ülke: Amerika’ydı. Sadece özgür kalmamıştı Warner Von Braun, aynı zamanda Amerikalı yetkililer tarafından NASA’nın başına da getirilerek adeta ödüllendirilmişti.

Warner Von Braun örneği sadece bu sürecin görülen kısmıydı. Görülmeyen, gizli alanlarda Nazi subayları Zihin kontrolüyle korkunç deneyler yapmaya başlamıştı bile. Kurbanları arasında masum çocuklar da vardı!

Mind control the Ultimate Teror adlı kitap, bu korkunç deneylerde kullanılan çocuklardan biri olan Ken Adachi tarafından kaleme alınmış, yapılan korkunç deneyler ayrıntılarıyla anlatılmıştır!

 KORKUNÇ DENEYLER VE UYGULAMALARI.

Zihin kontrolü

1960 senesine kadar masum insanlar üzerinde uygulanmasında bir sakınca görülmeyen korkunç deneylerin uygulamaları kısaca şu şekildeydi: Manipülasyon: Kurban denek zihin kontrolü deneylerinde, çevresinden manipüle ediliyordu. Böylelikle zihinsel anlamda zayıflatılıyor, sözlü ve fiziksel tacizlerde bulunuluyordu kendisine. Bunun için canavar ruhlu sözüm ona bilim adamları, kurbanın üzerinde uyuşturucu kullanmaktan bile çekinmiyordu.

İzolasyon:  Bazı tekniklerle kurbanın akli ve ruhi dengesini bozmak. Ona söylenen her şeyi yapabilecek kadar muhakeme yeteneğini yok etmek. Travmalara sebep olmak, Lsd kullanımı. Eb-vet. Yanlış okumadınız, LSD gibi korkunç , sentetik bir uyuşturucu kurbanların zihinleri üzerinde hakimiyet kurmak için bol miktarda kullanılmıştır.

BU KORKUNÇ DENEYLERİN AMACI.

Her ne kadar, bu tür korkunç deneyler, sorumluları tarafından, ülkenin bekası için yapıldığı ileri sürülerek kendini temizlemeye çalışsa da, asıl amaç çok farklıydı: İstenmeyen kişileri ortadan kaldırmak! Bu kişi, gerçekleri anlatan bir gazetecide olabilir, Amerika Birleşik devletleri başkanı da!

Üstelik bu sadece komplo teorisyenlerinin iddia ettiği bir şey de değil, bilhassa projelerden sorumlu, eski bir CIA yetkilisi tarafından da telaffuz edilmiş bir gerçek!

Mançuryalı aday diye tabir edilen bir şeyler duymul olmalısınız. En azından bu isimle tanınan bir film mutlaka karşınıza çıkmış olmalı. Bu tabir şunu ifade eder. Askerin beyni yıkanır. Kendisine verilen emri asla sorgulamaz. Kendi başkanı bile olsa, eğer emir onu vurmaksa, bunu tereddüt etmeden yapar. İşin aslı kişinin, muhakeme yeteneği zihin kontrol deneyleriyle tamamen yıkılmıştır. Bu kişi sadece bir silahtır artık. Tetiği çekilmesi an meselesidir.

Zihin kontrolü

 CIA Yöneticisi Köşeye Sıkışır.

Gazeteci-Araştırmacı Yazar. Anthon Caitken, artık emekli olmuş CIA yöneticisi William Colbie’yi bir şekilde köşeye sıkıştırmayı başarır. Zihin kontrolüyle ilgili korkunç deneyler hakkında Colbie şöyle der: Bu işleri 1971 yılında bitirdik! Bu itiraf niteliği taşıyan konuşmanın tam metni gazetecenin sayfasından bulunabilir. İlaveten Anthon Chatken tarafından zihin kontrolü hakkında yazılan kitaplarda bulunmaktadır.

Bu konuyla  alakalı yaşanmış olayları aşağıdaki linkten bulabilirsiniz.

https://angelsdia.com/insan-akliyla-oynanan-oyunlar/

Ayrıca Monarch projesi de zihin kontrolü uygulamasıdır. Bir ilginç not: MK Ultra: Zihin kontrolü projesi açılımı: Mind Kontrol, bilindiği üzere zihin kontrolü demektir. İngilizceden biraz olsun anlayanlar soracaktır, İngilizcede Kontrol C ile yazılmaz mı, yani Mind Control olması gerekmez mi? Evet. Doğru. Yalnız şu hatırlanmalıdır. bu korkunç olaylar Nazi subaylar tarafından Amerika’da geliştirilmiştir. Dolayısıyla İngilizce : Control yerine, Almanca: Kontrol yazımı anlaşılabilir bir şeydir. Şeytan ayrıntıda gizlidir.

 

Kaynak: http://www.internethaber.com/hitlerin-doktoru-josef-mengelenin-korkunc-deneyleri-foto-galerisi-1761813.htm

 

Bu konuyla alakalı güzel bir belgesel izlemek isterseniz aşağıdaki linke tıklayınız.

https://www.youtube.com/watch?v=MQDNDCoCtoQ

Mitoloji, tarih , gerilim ve polisiye sevenler:

Polisiye, gerilim, mitoloji seviyorsanız. Melekler, büyüler, kadim tarikatlar ve benzeri konular ilginizi çekiyorsa, başı sonu belli hikayelerden sıkıldıysanız. Kafası çok değişik bir roman sizleri bekliyor;  Büyü konusuna çok farklı yaklaşılan ve büyüyü derinlemesine bir kurgu roman çerçevesinde anlatan kitabımın linki aşağıdadır.

 

Youtube kanalımda ilginizi çekebilecek videolar bulabilirsiniz. Aşağıdaki videoya tıklayarak kanalımdaki içeriklere ulaşabilirsiniz.

Leave a Reply

bettilt güncel giriş