Mezopotamya’da ölüm ve ayinler
Mezopotamya’da ölüm ve ayinler :‘’harran la tarrat.’’ Dönüş yok.
Ölümden sonra insanlar yeryüzünden yeraltı dünyasının kapılarına ya da nehrin kıyılarına yolculuk ederdi. Bu yola: ‘’dönüşü olmayan yol’’ denirdi yani: harran la tarrat. İnsanlar buradan yeryüzüne asla geri dönemezdi.
Her yol Hubur Nehrine çıkar.
Yolun sonunda çeşitli uzantılar vardı; bazen yeraltı dünyasının kapılarında son bulurdu. Bazı yazılarda dikkat çekildiği üzere karşı tarafına geçilmesi gereken Hubur Nehri’ne varırdı yollar.
Mezopotamya’da ölüm ve ayinler : İnanna bu nehri geçmez.
Inanna ise bu nehri geçmek zorunda kalmadan direk olarak yeraltı dünyasına girebilmiştir. Oraya vardığında kapının bekçisiyle karşı karşıya gelmiştir. Bu kapı bekçisinin adı: Bidu ya da Pidu veya başka kaynaklarda Nedu/Neti olarak geçer.
Ölüm diyarının bekçisiyle İnanna’nın bazı diyalogları.
-me-e ga-san an naki –utu—e-a-as
Ben cennetin leydisiyim , güneşin doğduğu yere gidiyorum.
Kapının bekçisi, Bidu ( ki adı Semitik dilde petu yani açmak fiilinden gelir.) ona sorar:
‘’ tukum biza-e inanna ki utu—e-a-as
a na am ba-du un –kur-nu gi –se
har-ran-lu-du-be-nu-gi-gi-de-sa-zu-a-gim tum-mu-um’’
Madem sen güneşin doğduğu yere giden İnannasın
Neden dönüşü olmayan bu yere geldin?
Bu kararıvermene sebep olan nedir?” (Horrowitz 1998-354)
Dönüşü olmayan bu yola aynı zamanda: uruh la tari adı da verilmiştir. (Horrowitz 1998-354-55)
İnsan olmayan varlıklar, tanrılar, tanrıçalar, iblisler, hayaletler başka rotalar seçebilirlerdi. ‘’Cennetin basamakları’’: (Akadça: simmilat samami) yeraltı dünyasından ulaşılabilirdi. Ruhlar yeryüzünün çatlaklarından nüfuz edebilirdi.
Mezopotamya da ölüm ve ayinler
Ölen insanla mezara konulurdu ama burası yeraltı dünyası değil yolculuğun başladığı kaynak noktasıydı.
Bu törensel yolculuk halka açık bir ritüelle yapılabilirdi. Tanrılara adaklar sunulabilirdi. Bu adak sunumları Kaskal Kul denilen yapılar içinde düzenlenebilirdi. Kaskal Kul-, Kur ‘a giden (doğaüstü) yol manasına gelir.
Yolun sonunda ruh ölüler dünyasına geçmelidir. Yeni gelenler Hubur Nehrini geçer. Ölüyü temsil eden (bir nevi nehri geçmesini sağlayacak kayıkçıyı temsil eden) ilahi söyleyici ya da rahibe ödeme yapılır. Bu paraya ‘’addir.’’ Denir.
Kaynak: Leicester Univeristesi./ Arkeoloji ve antik Tarih Bölümü/ Renata Mcdougal-2014
Benzer yazılar aşağıdaki linklerdedir. Ayrıca benzer konulardaki video linklerine de bakabilirsiniz.
Mitoloji, tarih , gerilim ve polisiye sevenler:
Polisiye, gerilim, mitoloji seviyorsanız. Melekler, büyüler, kadim tarikatlar ve benzeri konular ilginizi çekiyorsa, başı sonu belli hikayelerden sıkıldıysanız. Kafası çok değişik bir roman sizleri bekliyor; Büyü -Zaman konusuna çok farklı yaklaşılan, Zaman ve büyüyü derinlemesine bir kurgu roman çerçevesinde anlatan kitabımın linki : https://angelsdia.com/surpriz-sonlu-kitaplar-melek-gunlukleri-1-babil-buyusu/
Youtube kanalımda ilginizi çekebilecek videolar bulabilirsiniz. Aşağıdaki linke tıklayarak kanalımdaki içeriklere ulaşabilirsiniz.
https://www.youtube.com/channel/UCY2ps_mnNqfVtZ83jyGnXSQ