Gizemli Figürler :Neden Dünya Çapındaki Antik Oymalarda Gizemli Çantalar Yaygın? Antik dünyanın oymalarında bulunan en gizemli sembollerden biri, esrarengiz bir şekilde günümüzün el çantasına benzeyen bir resimdir. Şekil, Irak’taki Sümerlerin yaptığı tasvirlerde, Türk tapınaklarının kalıntılarında, Yeni Zelanda’daki Maorilerin süslemelerinde ve Orta Amerika’daki Olmeclerin yaptığı el sanatlarında karşımıza çıkıyor.
Gizemli Figürler
Gizemli Figürler Çantalar, dünyanın dört bir yanından farklı kültürlerin sanatında ve zaman içinde görülebilir; el çantasının bilinen ilk örneği Buzul Çağı’nın sonunda ortaya çıktı. Bir kere dikkat çekildiğinde bundan kaçınmak oldukça zordur ve bu gizemli sembolün her yerde bulunması, onun antik dünyadaki önemi ve amacı hakkında büyüleyici soruları gündeme getirmektedir.
Çantaların bu yinelenen ve kültürler arası tasvirinin arkasında hangi derin anlam yatıyor ve bu, insanlığın eski uygarlıklarının birbirine bağlılığı hakkında neyi ortaya çıkarabilir? Bu keşifte, bu zamansız amblemin sembolizmini ve potansiyel sonuçlarını derinlemesine inceleyerek, içinde saklı sırları açığa çıkarmaya çalışacağız.
Gizemli Figürler : Çantalar Evrenin Temsili mi?
Gizemli çanta gerçekten evreni temsil ediyor olabilir mi? Nimrud’dan Asur kabartması, M.Ö. 883-859.
Bu sözde Gizemli Figürler “çantaların” şaşırtıcı derecede çağdaş çantalara benzediğini inkar etmek zor. Scranton’a göre, antik sanatta tasvir edilen nesneler “tipik olarak yuvarlak, kulp benzeri bir üst ve dikdörtgen bir tabana sahiptir ve değişen derecelerde doku veya desen ek ayrıntıları içerebilir.” Görüntüler bazen tek başına nesneler olarak görünür; bazen de bir kişinin, tanrının veya mitolojik varlığın elinde sepet tutar gibi tasvir edilirler.
Bu görüntünün çoğalmasına ilişkin olası teorilerden biri, bunun evrenin basit ve anlaşılır bir temsili olmasıdır. Çantanın askısı gibi görünen görüntüdeki yarım daire, gökyüzünün yarım küresini temsil ediyor. Bu arada katı kare taban dünyayı temsil ediyor.
Scranton şöyle devam etti: “Afrika’dan Hindistan’a ve Çin’e kadar uzanan eski kültürlerde, daire figürü sembolik olarak maneviyat veya maddi olmayan kavramlarla ilişkilendirilirken, kare figürü genellikle Dünya ve maddilik kavramlarıyla ilişkilendirilirdi.” Bu nedenle bazıları, görüntünün yer ile gökyüzünün, varlığın maddi ve manevi unsurlarının (yeniden) birleşmesini sembolize etmek için kullanıldığını ileri sürmektedir.”
Gizemli Figürler :Çantaların En Eski Tasvirleri Göbekli Tepe
Türkiye’deki Göbekli Tepe’deki 43 numaralı sütunun üst kısmında üç ‘çanta’ oyma görülüyor
Çanta motifinin en eski örneklerinden biri, Türkiye’nin güneydoğusundaki bir dağ sırtının tepesinde yer alan Göbekli Tepe kalıntılarında görülebilir. Geçmişi M.Ö. 11.000 yıllarına kadar uzanan Göbekli Tepe, şimdiye kadar keşfedilen en eski tapınak komplekslerinden biridir. Dağdaki kutsal alanın kesin amacı bilinmemekle birlikte, arkeologların çok sayıda kesilmiş hayvan kemiği ortaya çıkarması nedeniyle tapınağın dini kurbanlar için bir alan olarak hizmet vermiş olabileceği anlaşılıyor.
Göbekli Tepe’deki tapınağın duvarları ve sütunları, belki de kozmosun birçok farklı yaratımını tasvir etme çabasıyla, incelikle oyulmuş hayvanlar, tanrılar ve efsanevi yaratıklarla süslenmiştir. Başka bir döneme ait oymalardan oluşan bu duvar halısının arasında, antik kutsal alanın zengin bir şekilde süslenmiş duvarlarına ve sütunlarına ekstra bir gizem ve entrika katmanı ekleyen üç el çantası gibi görünüyor.
Uzmanlar, ilk dinlerin dünyadaki yaşamın temel unsurlarına tapındığına inanıyor. Bu nedenle Scranton, “Bu simgelerin erken dönem formları olarak alınan üç Göbekli Tepe çantasının bölgeyi sembolik olarak bir tapınak olarak tanımladığı söylenebilir” diye savundu.
Çanta Oymaları Orta Doğu’dan Güney Amerika’ya Kadar Bulunabiliyor.
Tabasco, La Venta’daki Olmec Anıtı 19, elinde çanta tutan bir adamı gösteriyor.
Gizemli Figürler :Başka bir yerde, el çantası görseli, biri MÖ 880 ila 859 yılları arasında eski Irak’taki Asurlular tarafından, diğeri ise MÖ 1200 ila 400 yılları arasında eski Orta Amerika’nın Olmekleri tarafından yapılmış iki taş kabartmada çarpıcı benzerliklerle karşımıza çıkıyor.
Bu görsellerin her ikisinde de bir erkek figürü elindeki çantayı sanki bir sepet ya da çantaymış gibi taşıyor. “Asur sanatında kullanıldığında kesenin sihirli toz içerdiği söylenir. Olmec sanatında tasvir edildiğinde, bunun kafayı bulmaya yönelik şifalı bitkiler içerdiğini öne sürüyorlar,” diye açıkladı Noahsage’de Freeborn. Bu, el çantalarının her iki kültür tarafından benzersiz bir şekilde keşfedilen bir ölçüm standardı olabileceğini düşündürmektedir.
Uzak Yeni Zelanda’da, Maori halkının kültürel bağlamı içinde el çantalarını temsil eden görüntülerin ilgi çekici bir örneği daha ortaya çıktı. Maori mitolojisine göre saygı duyulan bir kahraman, derin bir bilgelik kazandığı tanrıların meskenine olağanüstü bir yolculuğa çıktı. Bu kahraman figürün Dünya’ya döndüğünde bu ilahi bilgiyle dolu üç sepet taşıdığı söyleniyor.
Göbekli Tepe Eserleri.
Gizemli Figürler :Bu Maori “çantaları” Göbekli Tepe eserlerine çarpıcı bir benzerlik taşıyor; her ikisi de daha yüksek güçler tarafından bahşedildiğine inanılan bilgelik ve içgörüye duyulan derin saygı ve şükran duygusunu simgeliyor. Bu tasvirler yalnızca eski anlatıların somut temsilleri olarak hizmet etmekle kalmıyor, aynı zamanda insanlığın göksel ilhamın armağanlarını kutlama ve koruma yönündeki evrensel eğilimini de vurguluyor.
Dahası, eski Mısır sanatı, hiyerogliflerde çantaya benzeyen ilgi çekici temsilleri ortaya çıkarıyor. Bu tasvirlerde çanta, tanrı ve tanrıçalar için kutsal bir mesken görevi görmektedir. Çantanın askıları portatif çadırların kubbeli direkleri ile sembolize edilirken, kare alt kısmı bu direklerin üzerine örtülmüş kumaş veya hayvan derilerini temsil ediyor.
Dikkat çekici bir şekilde, bu yapısal benzerlik, Kızılderili çadırı ve Orta Asya yurtları gibi diğer antik mimari tasarımlarla paralellikler kuruyor ve bu sembolün farklı kültürler ve çağlar boyunca evrenselliğinin altını çiziyor.
El çantası sembolünün bu sayısız oluşumu, onun sıradan bir ev eşyası, özellikle de bir sepet görünümü altında kamufle edilmiş kozmolojik bir temsil olma rolünü akla getirmektedir. Bu incelikli yaklaşım, derin kozmik kavramlar ile sıradan insanların günlük deneyimleri arasındaki boşluğu etkili bir şekilde kapatarak genel halk arasındaki anlayışı kolaylaştırmayı amaçlıyordu.
Mitoloji, Tarih , Gerilim ve Polisiye Sevenler:
Korkunç cinayetlerin, olay yerinde çivi yazıları ve tekinsiz nesnelerin arasında çaresiz bir kadın polis yepyeni bir kavramla tanışacak: Babil Büyüleri.
Polisiye, gerilim, mitoloji seviyorsanız. Melekler, büyüler, kadim tarikatlar ve benzeri konular ilginizi çekiyorsa, başı sonu belli hikayelerden sıkıldıysanız. Kafası çok değişik bir roman sizleri bekliyor; Büyü -Zaman konusuna çok farklı yaklaşılan, Zaman ve büyüyü derinlemesine bir kurgu roman çerçevesinde anlatan kitabımın linki : https://angelsdia.com/surpriz-sonlu-kitaplar-melek-gunlukleri-1-babil-buyusu/
Youtube kanalımda ilginizi çekebilecek videolar bulabilirsiniz. Aşağıdaki linke tıklayarak kanalımdaki içeriklere ulaşabilirsiniz.
https://www.youtube.com/channel/UCY2ps_mnNqfVtZ83jyGnXSQ
