Spartaküs ne demek
Spartaküs ne demek ? Roma deyişi ‘’Köleleriniz kadar düşmanlarınız da var.’’
Spartaküs adını ve hikayesini duymayan yoktur. Tarih kitaplarının yanı sıra filmlerde ve dizilerde de buluruz onun efsanesini. İsmi hala hatırlanmakta; isyan ve özgürlük arayışının sembolü olarak yaşamaya devam etmektedir.
Spartaküs ne demek ? Sparadakus; mızraklarıyla ünlü,
Spartaküs ne demek ? : Spartaküs adı; Latince: Sparadakus; yani; mızraklarıyla ünlü, anlamına gelir ve bazı tarihçilere göre, Spartaküs köle olarak Roma’ya getirilmeden evvel, Roma için çalışan bir paralı askerdi. Ne olduysa olmuş, asi ve isyankar kişiliği sebebi yüzünden Roma imparatorluğuyla ters düşmüş ve bir anda kendini, Roma’ya sürüklenerek götürülen bir köle olarak bulmuştu.
Roma toplumu köleliği normal buluyordu ama ‘’Köleleriniz kadar düşmanlarınız da var.’’ Sözünü söyleyen de onlardı. Köleler toplumun en altında görülüyor ve gaddarca muameleye maruz kalıyorlardı. En kötü durumda olanlar; şüphesiz, gladyatörlerdi, yaşamları sadece Romalıları, korkunç ve kanlı dövüşlerle eğlendirmek olan köleler.
Spartaküs ne demek ?
Roma’ya beslenen intikam.
Spartaküs, Roma’dan nefret ediyordu ki, bu durumda onu suçlayamayız, bir gün onlardan alacağı intikam; belki de bu kadar uzun süre arenada ölmeden dayanabilmesini sağlamıştı; kim bilir…
O dönemin Roma toplumunu oluşturan zenginler ve asilzadelerin yanı sıra ahalinin neredeyse üçte biri köleydi diyebiliriz. Öte yandan sıradan Romalı halkın neredeyse yüzde doksanı Roma dışında, köylerde, tarım ve çiftçilikle uğraşan yoksul, mülksüz insanlardı. İmparatorluğun ganimetleri adil paylaşmadığından şikayet ediyorlardı ve Spartaküs isyanından birkaç sene evvel başarısız bir isyanda bulunmuşlardı.
Spartaküs isyanı,
Spartaküs isyanı, Capua’da-Lutus yani gladyatör okulunda alevlendi ve onunla birlikte yüzlerce köle buradan kaçmayı başardı. Özgürlüğe giden yolda peşlerine, gladyatör olmayan ama köle kaderiyle her gün yüzleşmek zorunda bulunan diğer köleleri de katmayı başardılar. Toplumun üçte biri köle olan bir imparatorluk için bir zehir gibiydi bu. Kendi elleriyle yarattıkları ve ucu kendilerine çevrilmiş silahlardı artık köleleri.
İtalya’nın güneyine sığınan bu köle ordusu, gladyatör okulundan kaçan ve kendilerine katılan diğer kölelerle birlikte on binleri buluyordu. Daha da ilginç olan, Spartaküs isyanından önce, adaletli bir gelir dağılımı olmadığı için Roma imparatorluğuna kafa tutan ve sıradan Romalıların da kendilerine katılmasıydı. Özgür insanlar da Spartaküs isyanına ve bu köle ordusuna katılmıştı.
On binleri aşan destekçi…
On binleri bulan hatta aşan bu isyan ordusunun hedefi : Bir daha köle olmamak ve Roma’nın bu gaddar gücünü hezimete uğratmaktı. Aslında nispeten bunda başarılı oldukları da söylenebilir, zira Spartaküs’ün köle ordusu, koskoca Roma ordusunu utanç verici bir yenilgiyi de uğratmayı başarabilmişti.
Roma senatosu kaygılanıyor, Roma imparatorluğu otoritesinin derin biçimde sarsılmasını korkuyla karşılıyordu: Toplum özgürlük için hayatlarını ortaya koymuştu. Üstelik sadece köleler değil, yoksul ama özgür Romalılar da!
Kritik bir karar vermeliydiler. Kuvvetler ayrılığı ilkesini benimsemiş Roma yönetimi, Spartaküs’ün köle ordusunu yenmenin tek bir yolu olduğunu anlamıştı ama verecekleri kritik karar, Roma’nın sonu olabilirdi.
Roma’nın riskli kumarı.
Marcus Licinius Crassus güçlü ve hırslı bir adamdı. Bu isyanı ancak o bastırabilirdi. Ona sınırsız güç ve neredeyse bir servet ödediler. Fakat işin sonunda bu adam bir diktatöre dönüşebilir ve cumhuriyet sonunu da getirebilirdi. Toplumu özgürlük ve adil gelir paylaşım arzusu adına bu noktaya getiren Roma yönetimi, bu riskli kumarı oynamak zorundaydı.
İki yıldır süren ve toplumun, özgür ama dışlanmış, mülksüz bırakılmış kişilerinin de katıldığı bu isyanı bastırmak, tam yetkiyle donatılmış, tek adam olan Crassus için çok zor olmadı.
Sonuç, bilinen Roma cezalandırma şekliydi: sağ kalan isyancıları, tek tek çarmıha gerdirdi Crassus.
Sonun başlangıcı…
Spartaküs isyanı her ne kadar köleler için bir ilham olsa da, kölelik sistemi yüzyıllarca devam etti. İsyanı önemli yapan en önemli şeyler, kölelerin ayaklanmasından ziyade, toplumu köleleştiren Roma’nın kendi elleriyle iktidarını zedelenmesiydi. Ha bir de; Spartaküs, savaşta yenilmiş olabilirdi ama sonsuz güç verilen Crassus, cumhuriyeti ve Roma’yı yok edecek adımları atmıştı artık. Spartaküs, bir şekilde, Roma’yı yok etmek için ettiği intikam yeminiyle, emeline ulaşmış sayılabilir miydi?
Bu konuyla alakalı diğer yazılar ve ilginizi çekecek başka konuların linkleri aşağıda verilmiştir.
https://angelsdia.com/antik-zaman-kahramanlari-isyanin-adi-spartakus/
Mitoloji, tarih , gerilim ve polisiye sevenler:
Polisiye, gerilim, mitoloji seviyorsanız. Melekler, büyüler, kadim tarikatlar ve benzeri konular ilginizi çekiyorsa, başı sonu belli hikayelerden sıkıldıysanız. Kafası çok değişik bir roman sizleri bekliyor; Büyü -Zaman konusuna çok farklı yaklaşılan, Zaman ve büyüyü derinlemesine bir kurgu roman çerçevesinde anlatan kitabımın linki : https://angelsdia.com/surpriz-sonlu-kitaplar-melek-gunlukleri-1-babil-buyusu/
Youtube kanalımda ilginizi çekebilecek videolar bulabilirsiniz. Aşağıdaki linke tıklayarak kanalımdaki içeriklere ulaşabilirsiniz.
https://www.youtube.com/channel/UCY2ps_mnNqfVtZ83jyGnXSQ
