M-Teorisi /Adımlarımıza göre değişen kaderlerimiz.
M-Teorisi –Sicim teorisi
Bazı fizikçilerin Sicim Teorisinin bir sonucu olarak geliştirdiği M-Teorisi, parçacıkların farklı boyutlarda büzüşerek paralel evrenler oluşturduğu ve her paralel evrendeki farklı büzüşmelerin de yeni evrenler meydana getirdiği düşüncesine dayanır.
M-Teorisi .Adımlarımıza göre değişen kaderlerimiz.
Bir başka deyişle, yolda giderken sağ tarafa saptığımızda farklı bir evren, sola saptığımızda bir başka evrendeki kaderimize ilerliyor ama her karar sonrası oluşan yeni evrenler birbirine paralel şekilde varlığını sürdürüyordu.
Paradokslar
Tıpkı bir atomun etrafında dönen elektronların aynı anda birden fazla yerde olabilmesi gibi. Paralel evrenler fikri saçma gibi görünse de gerçeklik algımızda yanılsamaya oldukça uygun bir model; ancak bu fikir bazı paradoksları da beraberinde getiriyordu
Yazgımız değişken.
M-Teorisi
Alacağımız her kararın kaderimizi etkileyip bizi müspet ya da menfi yeni bir yola sokması ölüm zamanımızın ve şeklinin de değişebileceği anlamına geliyordu. Buna göre yazgımız değişkendi. Belki şu an Paralel bir evrende , bu dünyada ölmüş bir kişi, ölmemiş, ailesi ve çocuklarıyla mutlu bir hayat sürüyor olabilirdi. Başka bir evrende belki de ben ölmüştüm, ama eşim hala yaşıyordu. Diğer bir evrende her ikimizde yaşıyoruz ama ayrıyız belki de.
Zaman bir illüzyon fark edemiyoruz çünkü çok güçlü
‘’ Geçmiş, şimdiki zaman ve gelecek sadece bir illüzyondan ibarettir; fakat bu illüzyon fark edilemeyecek kadar güçlüdür.’’ A. Einstein
Gökyüzünde gördüğümüz yıldız pırıltısının, belki o yıldızın bir milyon yıl önceki halinin bize yeni ulaşan görüntüsü olması, uzay- zamanın yanılsama olduğunun somut bir kanıtıydı. O yıldız bir milyon yıl önce yok olmuştu ama ışığı bize yeni ulaşmıştı. Çıplak gözle gördüğümüz, ısrarla orada olduğuna dair bahse girebileceğimiz şey aslında yoktur.
Duyularımız bizi aldatabilir.
İşte hayat böyle bir şey, beş duyu organımızla algıladığımız nesneler aslında atomlardan oluşan dalgalardı ve bu da holografik bir evrende yaşadığımız anlamına geliyordu. Duyularımızla algıladıklarımızı bilir ve onların doğru olduğuna inanırız, bunları beynimizde gerçekleştirdiğimiz gerçeğinden birçoğumuz uzağız.
Duyu organlarımız aslında bu süreçte sadece birer aracı; tüm organlarımız gibi duyu organlarımız da sinirler vasıtasıyla beynimize bağlıdır. Bu sinirler, dış ortamdaki mesajları nöronlara taşır, nöronlarda beynin ilgili bölümüyle iletişime geçer
Yanılgılar
M-Teorisi
Doğduğumuz günden itibaren sürekli öğrenmeye, karşılaştırmaya, kendini geliştirmeye programlanmış beynimiz, gelen mesajın içeriğine ve geçmiş tecrübelerine dayanarak şekil, koku, doku ve tat olarak bu mesajları yorumlar. Bizler de bunu beş duyu organlarımızla algıladığımız yanılgısına düşeriz.
Bu yazının başı aşağıdaki linkte, tıklayıp okuyabilirsiniz,
https://angelsdia.com/evrene-seyahat-utopik-hayaller-ve-korkutucu-rakamlar/
Mitoloji, tarih , gerilim ve polisiye sevenler:
Polisiye, gerilim, mitoloji seviyorsanız. Melekler, büyüler, kadim tarikatlar ve benzeri konular ilginizi çekiyorsa, başı sonu belli hikayelerden sıkıldıysanız. Kafası çok değişik bir roman sizleri bekliyor; Büyü -Zaman konusuna çok farklı yaklaşılan, Zaman ve büyüyü derinlemesine bir kurgu roman çerçevesinde anlatan kitabımın linki : https://angelsdia.com/surpriz-sonlu-kitaplar-melek-gunlukleri-1-babil-buyusu/
Youtube kanalımda ilginizi çekebilecek videolar bulabilirsiniz. Aşağıdaki videoya tıklayarak kanalımdaki içeriklere ulaşabilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=LBOJTaV3j8I&t=22s
