Zombi filmleri “Yaşayan Ölülerin Gecesi” filmine ilham olan tanrıça İştar.

Zombi filmleri

Zombi filmleri ve filmlere ilham veren tanrıçanın sözleri.

“Night of the Living Dead,” “Yaşayan Ölülerin Gecesi” filmini çektiğinde, George Romero, kendisiyle yapılan bi röportajda aslında aklında zombilerin olmadığını söylemiştir. Esasen bu yaratıkları *‘’ghoul’’ olarak tasavvur edilmişti. Fakat aklına Arap folklorundaki ‘’et yiyen yaratıklar’’ gelmiş; ve bu sayede zombi kelimesi aklında oluşmaya başlamış; çok geçmeden, 1978’in devam filmi “Ölülerin Şafağı” filminde geçen  diyaloglar da dahil olmak üzere Romero bu öğeyi kullanıyordu. (Dört tane daha zombi filmi yaptı. O günlerde tartışmalı olan, kısmen grafiksel şiddeti nedeniyle, “Yaşayan Ölülerin Gecesi” kısa bir süre önce ABD Kongre Kütüphanesi tarafından Ulusal Film Sicilinin korunması amacıyla seçildi 

*ghoul: hortlak, iblis, hayalet, gulyabani, cadı,kötü niyetli bir varlık.

Uzun bir geçmişe sahip olan bu ghoul-zombi ve kurtadam mitleri Gılgamış Destanı ve Gılgamış’ın tanrıça İştar ile  aralarında olan gerginliğe kadar gidiyor; dahası İştar’ın yeraltı yani ölüler alemine inerken söylediği tehditkar sözleri de bu mitlere dahil edebiliriz. Neydi İştar’ın  Yeraltı dünyasının bekçisine söylediği sözler?

“ Kapının muhafızı! Kapıyı aç girebileyim.

Eğer kapıyı açmazsan kıracağım.

Onun sürgüsünü parçalayacağım.

Çerçevesini kıracağım.

Kapıları devireceğim.

Ölüleri kaldıracağım; yaşamak için yiyecekler.

Ve ölülerin sayısı yaşayanları geçecek.’’

 

Zombi filmleri

Korku kitapları yazarı Jonathan Maberry ,Romero’nun filmi, ‘’Ölülerin Şafağı.’’ (Dawn of the Dead) filminde yönetmenin İştar’ın bu sözlerinden etkilendiğini işaret eder. Filmin mottosu şuydu:

‘’Cehennemde yer kalmadığında ölüler dünyada yürüyecek.’’

Arap folklorunun hortlakları – İştar’ın tarif ettiklerinden farklı olarak – normalde ne ölümden dönen ne de yeniden dirilmiş cesetlerdir, daha ziyade başka bir canlı türünün en uçtaki bir biçimidir: İngilizce ‘de genie olarak bilinen cinler diyebiliriz bunlara.

Cinler, çeşitli insan üstü güçlere sahip şekil değiştiricilerdir, genellikle büyü ve büyücülük ile ilişkilidir. Fakat Arap inancı hem iyi hem de kötü cinleri içermektedir. ‘’Ghoul’’ açıkçası kötü bir türdür, insanları menülerinin bir parçası olarak görseler de zaman zaman onlarla bir tür iş birliği içerisine girebilirler.

 Birçok ghoul /kötü varlık Arap çöllerinde, gözlerden uzak mağaralarda gizlenir ve oradan geçen zavallı kişilere sinsice yaklaşıp onlara pusu kurar. Dişi hortlak veya ‘’ghulah’’, halk masallarında çok popülerdir; bazen  bir erkekle evlenen ve ondan çocuklar yapan güzel bir kadın şekline girer.

Yazı devam edecek. Bu yazının ilk bölümü aşağıdaki linktedir.

Okumak yerine dinlemek isteyenler için video aşağıdadır.